Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Arnavutköy'de yapımı tamamlanan Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri'nin Açılış Töreni'nde yaptığı konuşmada, Riyad Zirvesinden rahatsız olduğunu söyleyen Netanyahu için "Ey Netanyahu şu an senin iyi günlerin. Seni daha farklı günler bekliyor. O yavruların ahı seni iflah etmez." ifadelerini kullandı.
Darülaceze'yi kurarak kimsesizlerin kimsesi olan bu güzide çatıyı millete ve tüm insanlığa kazandıran Sultan Abdülhamid-i Sani'yi rahmetle yâd ettiğini söyledikten sonra kuruluşundan bugüne kadar Darülaceze'de emeği geçenlere teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bizler, dünyada iyilik yapanın ukbada iyilik bulacağına inanan insanlarız. İnancımız bize, insanlığa, özellikle de ihtiyaç sahiplerine faydalı eserler bırakanların amel defterinin vefatlarından sonra bile kapanmayacağını söyler." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bundan 128 yıl önce kurulan Darülaceze'nin, işte böyle bir eser olduğunu dile getirerek, "Şimdiye kadar 30 bini çocuk toplam 100 binden fazla insanımıza şefkat yuvası olan Darülaceze, bizim için hem gurur vesilesi hem de ilham kaynağıdır. 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' düsturunun adeta vücut bulduğu müesseselerin başında Darülaceze yer almaktadır. Burası din, köken, ırk, cinsiyet ayrımı yapmadan tüm düşkünlere kucak açan, sahip çıkan, sığınabilecekleri korunaklı bir çatı olan sembol bir kurumdur." ifadelerini kullandı.
Darülaceze'nin medeniyetlerinin insana bakışını gösteren en güzel yapılardan olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu çatı altında alicenaplık, diğerkâmlık vardır. İnsana sırf insan olduğu için hürmet etme anlayışı vardır. Burada modern kültürün dayattığı 'İnsan, insanın kurdudur' zihniyeti yerine insanı 'eşrefi mahlûkat' olarak gören yüce gönüllülük vardır." dedi.
Darülaceze Sosyal Yaşam Şehri'nin yapımında finans desteği sağlayan kuruluşlara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eğer finans kuruluşlarımız bu işin arkasında olmamış olsaydılar biz, burayı bu kadar kısa zamanda yani 1,5 yıl azami oldu, burayı bitiremezdik." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplumun en dezavantajlı, yıllarca en çok dışlanmış kesimlerinden başlayarak, herkesin refahını artırmaya çalıştıklarını belirterek, "Kamu-özel toplam 417 bakım merkezinde şu an 36 bin kardeşimize yatılı bakım hizmeti sunuluyor. 2007'de başlattığımız evde bakım yardımı kapsamında, 561 bin 752 vatandaşımıza aylık 5 bin 98 lira ödeme yapıyoruz. Ailesi yanında bakımı mümkün olmayan engelliler için hayata geçirdiğimiz 149 umut evinde 654 kardeşimiz hizmet alıyor." dedi.
"Riyad Zirvesi onu çok rahatsız etmiş"
Türkiye olarak nasıl kendi vatandaşlarına sahip çıkıyorlarsa, komşularından başlayarak bölgedeki ve tüm dünyadaki mazlumlara da kol kanat gerdiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bundan 5 asır önce engizisyondan kaçan Museviler gibi daha sonra Avrupa'daki mezhep savaşlarından kaçan Hristiyanlara da kapımızı açtık. Şimdi, bakıyorum Netanyahu kalkmış yanına iki bakanını alıyor, dün bir basın açıklaması yapıyor. Çok rahatsız olmuş. Fransa Devlet Başkanı Macron'un açıklamaları onu çok rahatsız etmiş. Riyad Zirvesi onu çok rahatsız etmiş. Ben ne dedim geçenlerde, uçakla dönüşte: Ey Netanyahu şu an senin iyi günlerin. Seni daha farklı günler bekliyor. Niye? Ya o dedeler, o yavrular, o 3 yaşında, 5 yaşında kefene sarılmış, o anneler o şehit yavruların cesedini koklayarak onları mezara götürdü. Ya bunların ahı seni iflah ettirmez."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Netanyahu şunu bil gidicisin, gidici. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Çıkacak. Dün, Riyad Zirvesi'nde de bunları açık, net gördük. Bütün mesele İslam dünyasının birliğidir, beraberliğidir, dayanışmasıdır. Ama hepsinden öte bir şey daha söylüyorum: Türkiye'nin birliği, beraberliği, dayanışması hepsinden ötedir." diye konuştu.
Balkanlardan Kafkaslara kadar yurtlarından kovulan soydaşları geçmişte nasıl bağırlarına bastıklarını herkesin bildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Mazlumun da zalimin de kimliğine bakmadan düşenin elinden tuttuk, zulme engel olmaya çalıştık. Bugün Gazze halkına yönelik katliamlara karşı en güçlü tepkilerden birini verirken yine meseleye sadece insani zaviyeden yaklaşıyoruz." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Evlerin neşesi olan çocuklar ölmesin diyoruz. Analar, evlatlarının o soğuk bedenlerine sarılmasın diyoruz. Babaların yüreklerine kaybettiklerinin kor ateşi düşmesin diyoruz. 2007'den beri tüm çabamız daha fazla kan, gözyaşı ve yıkım olmadan ateşkesin sağlanması, bölgemizde barış ikliminin hâkim kılınması içindir." dedi.
Dün Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da düzenlenen, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi Olağanüstü Ortak Zirvesi'nde, Filistin halkıyla ortaya koydukları dayanışmaya işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin teklifleriyle İsrail'in işlediği savaş suçlarının takibinden Gazze'ye insani yardımların kesintisiz ve düzenli bir şekilde ulaştırılmasına kadar birçok konuda önemli kararlar aldıklarının altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(Yahudi) Yerleşimcilerin terörist ilan edilmesi, bu sonuç bildirgesinde bana göre en önemli maddeydi. Alınan kararın takipçisi olacağız." dedi.
Bu süreçte ateşkesin tesisi ve Gazze'deki katliamların sona erdirilmesi için gayret göstermeye devam edeceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kimseden çekinmeden, kimin ne dediğine bakmadan, hakkı ve hakikati her platformda çok güçlü bir şekilde haykıracağız. Çarşamba günü eşimin himayesinde İstanbul'da gerçekleştirilecek uluslararası toplantıyla inşallah bu vakur duruşumuzu bir adım daha ileriye taşıyacağız." ifadelerini kullandı.
İslam dünyasıyla birlikte vicdan ve vizyon sahibi tüm ülkeleri harekete geçirmek için kurdukları temasları sonraki günlerde yoğunlaştıracaklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Geçmişinde sömürgecilik ve soykırım dâhil hiçbir utanç lekesi bulunmayan bir ülke olarak sorumluluklarımızın çok iyi farkındayız. Soğukkanlı ve basiretli adımlarla bunu yerine getirmeye çalışıyoruz. Tarihimizin hiçbir döneminde milletimize umut bağlayan insanları yüzüstü bırakmadık. İnşallah bundan sonra da mazlumları hayal kırıklığına uğratmayacağız. Gözünü ve gönlünü ülkemize yönelten hiç kimseye sırtımızı dönmeyeceğiz. Rabb'im yar ve yardımcımız olsun diyorum."